REDDİ MİRAS NEDİR?

REDDİ MİRAS

REDDİ MİRAS NEDİR?

Reddi miras, miras bırakanın vefatından sonra mirasçıların söz konusu mirası kabul etmemesi durumunu ifade etmektedir. Miras reddi yapan mirasçı geriye kalan mirası kabul etmediğinden dolayı terekenin aktif ve pasif yükümlüklerine katılmamaktadır. Mirasçı mirası reddettiğinde sanki miras bırakandan önce ölmüş gibi sonuç doğurur. Dolayısıyla mirası reddeden kişinin bir altsoyu varsa onun yerine geçecek olan kişi mirasçılık sıfatını kazanacaktır.

Mirasın reddi iki çeşittir:

·       Gerçek ret

·       Hükmen ret

Gerçek ret durumunda, mirasçıların mirası reddettiklerine yönelik beyanı açıkça ortaya koymaları gerekir. Üç aylık süre içerisinde muhakkak mirasın kabul edilmediğini, reddedildiğini açıkça ortaya koyması gerekir.

Hükmen ret durumu, özellikle terekenin borca batık olması durumunda söz konusu olmaktadır. Kanundan doğan bir ret durumudur, mirasın reddedildiği kabul edilir. Mirasçılar böyle bir terekeyi yine de kabul etmek isterlerse, açıkça böyle bir terekeyi kabul ettiklerine yönelik beyanlarını ortaya koymaları gerekir.

HUKUKİ DAYANAĞI NEDİR?

Reddi miras 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 605 – 618 maddeleri arasında düzenleme alanı bulmuştur.

Türk Medeni Kanunu – Madde 605

“Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.”

MİRAS REDDİNİ KİMLER YAPABİLİR?

Türk Medeni Kanunu’nun 605 maddesi vd. maddeleri uyarınca reddi miras yapabilecek kişiler şunlardır:

·       Yasal Mirasçılar

·       Atanmış Mirasçılar

·       Vasiyetname Alacaklısı

NASIL YAPILIR?

Yukarıda açıkladığımız üzere reddi mirasın 2 çeşidi vardır. Bunlardan hükmen ret durumunda mirasın reddedildiği varsayılır bu sebeple mirasçı bir beyan yükümlülüğü altında değildir. Ancak gerçek ret durumunda mirasçı kanunda belirtilen süreler içinde ret beyanında bulunmalıdır.

Mirasçı miras bırakandan kalan mirası reddetme irade içinde ise Sulh Hukuk Mahkemesine ret beyanında bulunmalıdır. Bu beyan için mirasçı kendisi başvurabileceği gibi bir avukat vasıtasıyla da bu işlemleri yapabilir. Söz konusu işlemlerin yapılması sırasında herhangi bir hak kaybının yaşanmaması adına işlemlerin avukat vasıtasıyla yapılmasını öneriyoruz.

Türk Medeni Kanunu – Madde 609

“Mirasın reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılır.”

“Reddin kayıtsız ve şartsız olması gerekir.”

“Sulh hâkimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit eder.”

“Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.”

SÜRELER?

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 606.maddesi gereğince mirasın reddi için belirli hak düşürücü süreler öngörülmüştür.

Türk Medeni Kanunu – Madde 606

“Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar.”

TMK 606 uyarınca söz konusu hak düşürücü süre 3 ay olup bu sürenin geçmesi itibariyle söz konusu irade beyanı kullanılmamışsa bu hak düşecektir.

YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME?

Yetkili Mahkeme: Mirasın reddi davasında yetkili mahkeme, miras bırakanın son yerleşim yerinin bulunduğu Sulh Hukuk Mahkemesidir.

Görevli Mahkeme: Miras reddi beyanının yapılacağı ve görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.

SONUÇ

Miras reddi hak düşürücü sürelere bağlanmış ve önemli sonuçları olan bir hukuki işlemdir. Bu sebeple bu irade beyanının süresinde ve hak kaybına uğramaksızın yapılması için avukat aracılığıyla yapmanızı öneriyoruz. Bu konuda detaylı bilgi almak isterseniz iletişime geçiniz.

YALÇIN HUKUK OFİSİ

AVUKAT MERT YALÇIN